Büyükşehir Belediye Erzurumspor’da yeni bir dönem başladı. Yeni yönetim ve teknik heyet ile birlikte Mavi beyazlı takım sezonun çalışmalarına başladı. Osman Özköylü, Ahlakı, kişiliği ve mesleğine olan titizliği ile adam gibi adam. Sportif direktör Zafer Demir ise geç oldu ama güç olmadı!. Rabbim utandırmasın. Yürekten başarılar diliyorum. Transferlere gelince nokta transferler olarak görüyorum.
Gelelim asıl konuya?
Yazımın başlığında doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar atasözünü kullandım. Çünkü doğruları söylediğimde beni de birkaç paralı alkışçı bu memleket den kovmaya çalıştı. Sezon ortasından buyana kulüp başkanı ile bazı yöneticilerin “ali Cengiz” oyunları sergilediğini ve kulübe büyük zararlar verdiğini defalarca yazdım çizdim. Kulübün anasının ağlatıldığını bas bas bağırdım. Milyonların ceplere indirildiğini, kulübün menajerlere mahkum edildiğini yazdım. Birilerinin efsaneleştirdiği Ali Demirhan’ın aslında kulübü borç batağına sürüklediğini yine paylaşmıştım. Özellikle son yazımda onursal Başkan Mehmet Sekmen’in destekleri olmasa bu takımın şampiyon olamayacağını iddia ettim “AMA” ayakçı tayfaları, paralı alkışçılar ve bazı paralı sözde spor yazarları kendi çıkarlarını düşünerek benim yazdıklarına tepki gösterdiler. Hatta ve hatta öyle hakaretlere, tehditlere maruz kaldım ki yorumlarda zaten okunmuştur. Yapılan hakaretlere aldırış bile etmedim. “Kötü söz sahibinindir”. Ben işimi doğru yapayım varsın birileri kendi menfaatleri için hakaret veya küfür etsinler. Neden mi bunları yazıyorum? Birkaç gündür kulüpte senetler icralar konuşulmaya başlandı. Ali Demirhan ve bazı saz arkadaşlarının “ali Cengiz” oyunları sayesinde icralar peş peşe geliyor. Kulüpte hiç oynamayan ve binlerce lira para alan oyuncuların olduğu konuşuluyor. Aslında sezon başında menajer kakalamalarının olduğunu herkes biliyordu ama nedense kimse sesini çıkarmıyordu?. Sezon ortasında sözde Erzurumspor’u takip edenler nedense bugün yazdıkları yazıları yazmıyordu. Neden yazsınlar ki, Ali Demirhan denen birilerinin Başkanı o sözde gazetecileri İstanbul Hilton’da konuk ediyordu. Eee analarının evinde mi görmüşlerdi Hiltonları tabiî ki yazmayacaklardı. Değirmenin suyu akıyordu. Özel davetler uçak biletleri vesaire vesaire!...
Evet kulüpte dönen dolapları anlatmakla bitiremem. Çünkü daha çok dosyalar çıkacak belli!. Şimdi merak ettiğim şey, acaba Ali Demirhan ve bazı saz arkadaşlarının kulübe verdiği zararları yani gerçekleri öğrendiklerinde bana yaptıkları hakaretler ve küfürlerden dolayı yüzleri kızaracak mı?. Gerçi birilerinden nemalanan şahısların yüzleri kızarsa ne olur kızarmasa ne olur!.
Haaa bu arada unutmadan yazayım. Hani şu Erzurumspor ürünleri satılıyor. Formalar, atkılar, flamalar, veya diğer ürünler. Yönetime sesleniyorum. Kulübün satılan ürünlerinin üzerinde 1968 yılında kurulan ve gerçek Erzurumspor’un logosu olan çift başlı kartal logolarımı var?... Sizce tezat değlmi.