RADARHABER / ERZURUM
Grup toplantısında konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'dan Başbakan'a zehir zemberek sözler...
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu grup toplantısında partililere seslendi. Kılıçdaroğlu Başbakan Erdoğan'a ağır sözlerle yüklenerek " Sen kaç paralık adamsın" dedi.
İşte Kemal Kılıçdaroğlu'nun konuşmasından satır başları:
- Türkiye'de demokrasinin olduğu bize söyleniyor. Özgürlüğün olduğu söyleniyor. Ama bir şey var. Eğer bir ülkede medya özgür değilse orada demokrasi yoktur. Hayatın gerçeği budur. TMSF, bir medya kuruluşuna el koydu, istediğini atıyor. Gazetenin başına eski bir AKP milletvekilini getirdiler. Bu bile medya üzerindeki baskıyı gösteriyor.
- Eski Genel Yayın Yönetmeni de objektif bakıyordu olaylara. Onu da görevden aldılar. Hangi baskıyı uygularsanız uygulayın bildiğimiz yoldan dönmeyeceğiz.
- Özgür medya olacak ki, halkın talepleri geniş kitlelere yansısın. Korkaklar medya özgürlüğünü istemezler. O nednele Türkiye hapisteki gazeteci sayısıyla bir numaradır. Artık bu gerçeği sadece biz değil, tüm dünya biliyor.
"SEN KAÇ PARALIK ADAMSIN!"
- Onun için diktatör medyadan korkuyor. İstediğin kadar baskı uygula korkmana devam edeceksin sen. İçeridekini halletti, şimdi dışarıdaki medyayla uğraşıyor. Bilmiyor ki o ülkelerde demokrasi var. Sen kaç paralık adamsın onların gözünde.
- İçeride efelenmek kolay ama dışarıdan kolay değil. Senin yaldızların düştü. Artık sen bu ülkenin kamburusun ve yolcusun. Buradan saygı değer işadamlarına da bir çağrıda bulunmak istiyorum. Endişelerinizi biliyoruz, ama bir şeyi unutmamak gerekiyor, eğer bir ülkede demokrasi yoksa kazandığınız paraların hiç bir önemi yoktur.
- Baskının olduğu yerde mal varlığınızın güvencesi yoktur. Bir gece diktatör bir karar alır TMSF gelir ve tüm mal varlığınıza el koyar. Bunu sakın unutmayın.
"BU ALLAH'A ŞİRK KOŞMAKTIR!"
- Dünyada 7 milyon insan var. 7 milyar insan var. Hata yaparız, eksikliklerimiz olur. Hata insan içindir. Hatadan arınmak çok zordur. Ama insanoğlu yeri gelir hatasından döner. Bu da insanoğluna verilen bir erdemdir. Eğer bir insan ben hayatımda hiç hata yapmıyorum derse, Allah'a şirk koşmaktır bu.
- 28 Mayıs 2013 milyonların sokağa çıktığı tarihtir bu. Türkiye'nin demokrasi tarihinde önemli bir tarihtir. 5 yurttaşımız hayatını kaybetti. Yaralılar ve gözünü kaybedenler var. Bedel ödediler. Bunlar kışkırtılmak istendi. Bir grup insan bunların üzerine baskı uygular mı diye kışkırtıldı. En büyük kışkırtmayı yapan da bu diktatördür. Ama bu ülkenin sağduyusu var.
- Yalanların arkasından gitmedi. O nedenle bizim insanımıza, yüzde 50'ye değil, yüzde 100'üne şükranlarımı sunuyorum. Siyasetçilerin bir görevi vardır. Ülkeyi yönetmeye talip olurlar. Halka giderler, planlarını, ilkelerini, hedeflerini anlatır ve oy ister. Halk da bunlara yetki verir. Ama politikacıların temel bir görevi vardır, bölücülük yapmaz, halkın kaynaşmasını savunurlar.
"BU LAFI KULLANIRKEN ALLAH'TAN KORKTUN MU EY DİKTATÖR!"
- İnanç açısından bölmezler, herkesi kucaklarlar, çünkü onlar toplumun her kesimine hizmet etmek isterler. İlk kez bir Başbakan toplumu ayrıştırıyor. Bugün bile uslanmamış, Alevicilik, sunnicilik yapıyor. Hatay'a gittiğimde bir toplantı yaptım. Hataylılara şunu söyledim, Sizi bölmek istiyorlar sakın bu oyunlara gelmeyin. İnancımız, kitabımız, peygamberimiz, ehl-i beytimiz bir.
- Hiç bir zaman toplumu bölmeyeceğiz, inancı ne olursa olsun Allah'la kulun arasına girme hakkımız da yok yetkimiz de. İnsanın inancına saygı göstermek zorundadır. O kadar ileri gitti ki 52 yurttaşımız hayatını kaybetmiştir. 52 sunni vatandaşımız hayatını kaybetmiştir dedi. Ölülerde bile ayrım yapmıştır. Bu lafı kullanırken utandın mı, Allah'tan korktun mu ey diktatör.
"ERDOĞAN DİYİNCE AKLA BİR SÖZCÜK GELİYOR O DA..."
- Ne derse desin, ayrıma izin vermeyeceğiz. 76 milyon yurttaşı kardeş olarak göreceğiz. Başımızın üstünde yerimiz vardır diyeceğiz. Çünkü biz halka saygı duyan bir partiyiz. Bölücülük bizim kitabımızda yoktur. Çünkü biz diktatör değiliz, yüreğinde insan sevgisi taşıyan kişiyiz.
- Şimdi bu zavallılar, gençler medyana çıktılar, tüm dünyanın önünde bir diktatöre diz çöktürdüler. Panik içinde geldi Türkiye'ye mitingler düzenliyor. Sadece bağırıyor. Bir şey var, bağırıyor ama sadece kendisi dinliyor. Emin olun kendisinin dışında kimse dinlemiyor onu artık. Ne demiştik; itibarı yerlerde sürünüyor. Tüm dünyada öyle. Erdoğan deyince akla bir sözcük geliyor; Yalancı
"ARTIK İTİBARIN SIFIRDIR!"
- Bir politikacı gençleriyle gurur duyar, kimler korkar? Diktatörler korkar. Artık senin itibarın sıfırdır sıfır. Bir siyasetçi sadece gençlerin değil, toplumun herkesiminin söylediklerine kulak kabartmalıdır. Efendim olayları kim çıkardı? Faiz lobisi çıkardı diyor. Dünyanın faizini sen veriyorsun. Kim çıkardı uluslasarası medya çıkardı. Kim çıkardı 30 yaşında bir sanatçı çıkardı. Akıl var mantık var.
"SEN KİM DEMOKRASİ KİM?"
- Onlar meydanlarda polise el uzattılar. Onları ayrıştırmak istedi diktatör. Bunlar dinsiz imansızdır diyecekti. Baktı Taksim meydanında namaz kılıyor. Başörtülü kadınlara hınç biliyorlar diyecekti. Bir baktılar ki başı kapalı gencecik kızlarımız, başı açıklarla halay çekiyor. Gençler bu diktatörün tüm ezberlerini bozdu.
- Daha çok şaşıracaksın sen. Kalkmış hala demokrasiden bahsediyor. Sen kim demokrasi kim? Senin demokrasiden bahsetmen için önce insan sevgisini öğrenmen lazım.
Kaynak : http://www.radarhaber.com/haberler/28/kilicdaroglu_1014.html