RADARHABER / ERZURUM
Erzurum'da sempozyumda konuşan Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, "Yasama dokunulmazlığı yasama organı üyelerinin suç işleme hakkına veya hürriyetine sahip olduğu anlamına gelmez. Yasama dokunulmazlığı zırhına bürünerek herhangi bir milletvekilinin suç işlemesi yasama dokunulmazlığını kötüye kullanması anlamına gelir. Hiç kimsenin anayasanın kendisine tanıdığı bu dokunulmazlığı kötüye kullanma hakkı yoktur. Gruplar samimiyse anayasaya geçici madde koyarak, Meclis'in çalışmasına imkan tanımak gerekir " dedi. Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Adalet Bakanlığı Strateji Geliştirme Başkanlığı tarafından Erzurum'da düzenlenen "Yargıda Zaman Yönetimi" Sempozyumu'na katıldı. Palandöken kayak Merkezi'Ndeki bir otelde düzenlenen toplantıya, Yargıtay Başkanı İsmail Rüştü Cirit, Danıştay Başkanı Zerrin Güngör ve HSYK Üyeleri de katıldı. Toplantıda konuşan Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, haksızlığa uğradığını düşünen her insanın hakkını makul bir sürede elde etmek istediğini belirtti.
UZUN SÜREN YARGILAMALARA 84 YILDIR SÜREN BİR DAVA İLE ÖRNEK VERDİ
Yargının adil olmasının yanında makul sürede olmasının da önemini anlatan Bakan Bozdağ, "Vatandaşlarımızın yargıdaki işlerini makul sürede bitiremezsek, sonuç ne olursa olsun adil yargılama hakkını ihlal etmiş oluruz. Türkiye'de yargıya olan güveni olumsuz etkileyen konunun başı yargılamanın uzun sürmesidir. Türkiye mahkemelerinde görülen davalar içinde en eski tarihli davanın 1932 tarihli Çanakkale'de görülen bir hukuk davası olduğunu söyleyebilirim. Tabi başka yerlerde başka uzunluklarda devam eden davalar da var. Bu uzayan davaları karara bağlayacak yeni bir mekanizmayı devreye sokmamız gerekiyor" dedi.
DOKUNULMAZLIKLAR İLE İLGİLİ GEÇİCİ MADDE FORMÜLÜ
Bakan Bozdağ, bazı Milletvekillerinin yasama dokunulmazlıklarının kaldırılmasına ilişkin tartışmalara da değinerek, Anayasa'nın 83. Maddesi'nin başlığının "Yasama Dokunulmazlığı" ve "milletvekili dokunulmazlığı" olarak adlandırılan ayrıcalığın, milletvekillerine yasama faaliyetlerini özgürce sürdürebilmeleri için tanınmış bir hak olduğunu hatırlattı. 'Bu açıdan yasama dokunulmazlığı, bir milletvekiline "suç işleme özgürlüğü" tanımaz' diyen Bakan Bozdağ, "Anayasamızdaki yasama dokunulmazlığının ana nedeni Türkiye Büyük Millet Meclisi üyelerinin görevlerini yaparken kullandıkları oylardan, ileri sürdükleri görüşlerden ya da denetim faaliyeti yaparken, yapacakları denetimden, yürütmenin ve yargının baskısı olmadan özgürce çalışabilmelerini sağlamak için konmuştur. Yürütme, yasama üyelerine baskı yapmasın, yargı yasama üyelerine baskı yapmasın herhangi bir korku, tehdit algılaması olmaksızın yasama organı üyelerinin hem yasama faaliyetlerini hem de denetim faaliyetlerini özgürce yapabilmeleri için tanınmıştır. Yasama dokunulmazlığı, herhangi bir TBMM üyesinin suç işleme konusunda, diğer vatandaşlardan ayrıcalıklı bir konuma sahip olduğu anlamını taşımıyor. Yasama dokunulmazlığı yasama organı üyelerinin, suç işleme hakkına veya hürriyetine sahip olduğu anlamına gelmez. Yasama dokunulmazlığı zırhına bürünerek herhangi bir milletvekilinin suç işlemesi, yasama dokunulmazlığını kötüye kullanması anlamına gelir. Hiç kimsenin anayasanın kendisine tanıdığı bu dokunulmazlığı kötüye kullanma hakkı yoktur" diye konuştu. Başbakan'ın dokunulmazlıklarla ilgili çağrısının siyasi polemiklere konu edilmemesi gerektiğini kaydeden Bozdağ, meclisteki 522 dosya ile ilgili anayasaya geçici madde ekleyerek, meclisin de çalışma düzenini etkilemeden adım atılması gerektiğini söyledi. Bozdağ, şöyle konuştu: "TBMM'de 522 dosya var. Yasama dokunulmazlığı suç işleme hakkı tanımaz. Yasama dokunulmazlığı, milletin iradesinin yasamada dokunulmaz hale gelmesidir. Milletvekilleri, milletin kendilerine verdiği yetkiyi suç işlemek için değil, milletin hakkını hukukunu korumak için kullanmak zorundadır. Suç örgütlerine destek verdiği iddiasıyla birçok fezlekeyi gördük. Şu anda TBMM'de 522 dosya var. Gruplar samimiyse anayasaya geçici madde koyarak, Meclis'in çalışmasına imkan tanımak gerekir. Başbakan'ın çağrısı umarım siyasi polemiklere konu edilmez."
"BÜTÜN TERÖR ÖRGÜTLERİ LANETLİDİR
Konuşmasında terör örgütünün son dönemdeki saldırılarını da hatırlatarak devam eden Bakan Bozdağ, terör örgütlerinin Türkiye üzerindeki hedeflerine ulaşamayacaklarını söyledi. Bozdağ, "Çanakkale Zaferi'nin 101. Yıldönümünde Çanakkale başta olmak üzere bu ülkeyi bize Vatan kılan bütün şehitlerimizi bu ülkede hür ve bağımsız bir biçimde yaşamamızı huzur, barış ve güvenlik içinde olmamızı temin maksadıyla terör ve başka şeylerle mücadele ederken şehadet makamına ulaşan bütün şehitlerimizi huzurlarınızda bir kez daha rahmet, minnet, şükran ve duayla yad ediyorum. Zira “Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır, Eğer toprak uğrunda ölen varsa vatandır” ifadeleri bir vatanın nasıl vatan olduğunu açıkça ortaya koymaktadır. Eğer bir toprak parçasının üzerinde yaşayan insanlar yeri geldiği zaman yaşadıkları vatan parçası için cennete koşarcasına şehadet makamına ölüme koşmaktan vazgeçerlerse, o toprak parçasının üzerinde yaşama hakkını kaybederler. “dedi. Bozdağ, ‘Çanakkale'de ölüme cennete koşarcasına koşan atalarımız sayesinde biz bugün bu salondayız.’ İfadesini kullanan Bakan Bozdağ konuşmasını şöyle sürdürdü: ‘ Bugün kudretli güçlü ve bağımsız bir Türkiye var bence böylesi bir Türkiye'nin yargı mensupları olarak milletimize hizmet etme imkanı buluyoruz. Bugün terörle ve başka tür ülkemizin dış ve iç güvenliğin saldırılarla mücadele ederken yine aynı duygu ve düşünceyle güvenlik güçlerimiz gözünü kırpmadan adeta cennete koşarcasına şehadet makamına koşmaktadırlar. Hamdolsun bu ruh yaşadığı sürece Türkiye var olmaya ülkemizin ve milletimizin bölünmez bütünlüğü birliği dirliği huzuru barışı kaim olmaya devam edecektir" dedi. Bakan Bozdağ, ‘Terör örgütlerinin hakları hedefleri ve eylemleri ne olursa olsun bütün terör örgütleri lanetlidir lanetlenmelidir. Haklarına hedeflerine bakarak terör örgütleri arasında ayrım yapmak bazılarına olumlu bazılarına olumsuz yaklaşmak teröre prim vermektir. Teröre ve terör örgütlerine manevi destek çıkmaktır. Hakları hedefleri ve eylemleri ne olursa olsun bilmemiz gerekir ki bütün terör örgütleri ve teröristler insanla düşmandır, insanlığa karşı suç işleyen vahşi örgütlenmelerdir. Tarih boyunca terörle elde edilmiş hiçbir başarı olmadığı gibi hedefine ulaşmayı başarmış hiçbir terör örgütü de yoktur. Bundan sonra da olmayacaktır Türkiye'yi Türk milletini birliğimizi, dirliğimizi, kardeşliğimizi, huzurumuzu ve barışımızı hedef alan hiçbir terör örgütü terör saldırısı onları destekleyen azmettiren güçler Türkiye üzerinde asla hedefine ulaşmayacaktır" dedi.
“İSİMLERİN ÖNÜNDE HANGİ SIFAT YAZARSA YAZSIN"
Terör örgütlerinin ortaya koyduğu vahşete karşın, kimilerinin bunu görmek yerine, devleti suçlamaya kalktığını ifade eden Bozdağ, şöyle konuştu: "Terör örgütlerinin ortaya koyduğu saldırılar, vahşi cinayetler karşısında, hendekleri, çukurları, barikatları, teröristleri, otomatik silahları, roket atarları, el bombalarını, canlı bombaları ve onların saldırıları sonucunda şehit olanları görmeyip, sadece devleti suçlayan ünvanı, titri ne olursa olsun kişiler de teröre manevi destek çıkmaktadırlar. Acıyı bu millet yaşamaktadır, kanı bu millet görmektedir. Milletin gözlerinin gördüğü vahşeti, kulaklarının duyduğu çığlığı, acıyı, akıllarının, kalplerinin idrak ettiği gerçeği göremeyenler, duyamayanlar, anlamayanlar, hangi üniversiteyi bitirirse bitirsin, isminin önünde hangi sıfat yazarsa yazsın, cehaletten kurtulamayanlardır."
Kaynak : http://www.radarhaber.com/haberler/28/dokunulmazliklara-gecici-madde-formulu_11960.html