RADARHABER / ERZURUM
-ÖZEL HABER-
Erzurum'da bulunan 8 asırlık tarihi Çifte Minareli Medresenin restorasyon çalışması, tepkiye neden oluyor. Çatı bölümüne kar ve yağmur sularını muhafaza etsin diye yapılan sac boru destekli su kanalları, tartışma yarattı. Dört bir tarafına döşenen boruların, medresenin mimarisine gölge düşürdüğü yorumları yapılıyor. Erzurum'da bulunan ve Anadolu Selçuklu Devleti'nin Sultanı 1. Alaeddin Keykubat tarafından yaptırıldığı belirtilen Çifte Minareli Medrese'de, Erzurum Vakıflar Bölge Müdürlüğü tarafından 4 yıl önce restorasyon çalışması başlatıldı. Alanında uzman mimar, peyzaj mimarı, çini ustası, inşaat, elektrik ve makine mühendislerinin de bulunduğu farklı dönemlerde 50-60 kişilik bir ekiple yürütülen restorasyon çalışmalarında, ortaya çıkan bulguları değerlendirip Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu'na sunmak için 6 kişilik uzman heyet oluşturuldu. Tarihi medresede 2011 yılında başlanan restorasyon çalışmalarının 2015 yılı başında bitirilmesi planlanıyordu. Ancak uygulamada ortaya çıkan yeni durumlar nedeniyle, 10 farklı revize proje hazırlanmak zorunda kalındığını için restorasyon uzadı. Revize projeleri için yapılan çalışmalardan dolayı restorasyon süreci uzadı.
RESTORASYON İÇİN 7 MİLYON TL HARCANCI
5 yıldır süren çalışmalar kapsamında yüzey temizliğinde düz olan yüzeylerde kumlama yöntemi, motifli olan yüzeylerde ise kağıt hamur kullanıldı. Motifli yüzeyler, kağıt hamura özel kimyasal madde sürüldü ve üzerini kağıt havlu kaplandı. Onun üzerini de streçle kapatıp, 24 saat beklettikten sonra kaldırılarak temizlendi. Bu şekilde yüzeydeki kir ve pislik alınmış oldu. Motifli yüzeyler temizlendi, özel tuğla ve çini imal edildi Minarelerin restorasyonunda da dayanım testlerinden geçirilerek özel tuğla imal ettirildi. Minarelerdeki çinilerin montajı yapılıp, dökülen tuğlaları onarıldı. Bu tuğlalarla ilgili bir normal el yapımı Merzifon tuğlası, bir de yine orijinale uygun şekilde fabrikasyon tuğla döktürüldü. El yapımı Merzifon tuğlanın dayanıklılığı fazla çıkmadığından fabrikasyon tuğlayla inşa etmeye karar verildi. Çiniler, İznik'te ebatlarına göre döküldü. Yerlerine montajları ise donma çözülmenin en fazla olduğu doğu ve güney cephesindeki bir metrekarelik alanda, kış mevsiminin tabii ortamında 1 yıl süreyle nasıl bir tepki vereceğine bakılarak yapıldı. Mazgal pencereler ortaya çıkarıldı. Restorasyon için 6 milyon 22 bin lira ihale bedeline karşın ilave işler ve keşif artışlarıyla 7 milyon lira civarında para harcandı.
TARİHİ MEDRESEYE BORU DÖŞEDİLER! TEPKİ ÇEKEN İŞÇİLİK...
Önümüzdeki Mayıs ayına kadar yeniden turizme açılması beklenen Çifte Minareli Medresenin, müze olarak hizmet vermesi gündemde. Medresede restorasyon yüzde 99 oranında tamamlandı ancak, dış görüntündeki çirkin işçilik şimdiden tartışma konusu oldu. Medresenin çatı bölümüne, kışın biriken kar sularının yazın ise yağmur sularının zarar vermemesi için su kanalları yapıldı. Bu su kanalları ise sac borular döşenerek desteklendi. Bu işçilik tarihi medresenin dış duvarlarına yapılınca, ortaya çirkin bir görüntü çıktı. Dört bir tarafına yapılan işçilik, başta tarihçiler olmak üzere yerli ve yabancı turistlerin tepkisini çekiyor. Medresenin muhteşem görüntüsüne gölge düşüren işçilik, ' Tarihe boru döşemişler' yorumlarının yapılmasına neden oluyor. Tarihçiler, su kanalları için yapılan boruların normal bir apartman dairesi için yapılan inşaat işçiliği gibi olduğunu savunarak tarihi alana yapılan işçiliğin yanlış olduğunu ifade ediyorlar. Ortaya çıkan görüntü ise, tepkileri haklı çıkarıyor. Konu ile ilgili bilgi almak istediğimiz Erzurum Vakıflar Bölge Müdürlüğü yetkilileri ise açıklama yapmaktan kaçındı.
ÇİFTE MİNARELİ MEDRESENİN TARİHÇESİ
Erzurum Çifte Minareli Medrese’nin kitabesi olmadığından ne zaman yapıldığına dair kesin bir bilgi olmamasıyla birlikte 13. yüzyılın sonlarına doğru yapılmış olduğu belirtilmektedir. Selçuklu sultanlarından Alaaddin Keykubad’ın kızı olan Hundi Hatun ya da İlhanlı Hanedanı’ndan Padişah Hatun’un emriyle yaptırıldığı düşünüldüğünden Hatuniye Medresi de denir. Erzurum Kalesi ve Saat Kulesi’nin karşısında yer alır. Erzurum’un sembolü durumundaki Çifte Minareli Medrese, Anadolu’nun en büyük dört eyvanlı, açık avlulu medresesidir. Çifte minarelerinin uzunluğu 26 metre olup, renkli çinilerle süslüdür. 37 adet odası ve bir camisi vardır. Kuzeyinde yer alan taçkapı eşsiz güzelliği ile dikkat çekmektedir. Tahrip olmuş görüntüsüyle 16 oluklu ve firuze çini kakmalı tuğladan yapılmış olan minarelerin kürsüleri de ayrı güzelliktedir. Silindir şeklindeki minareler taç kapının iki yanından yükselir. Minareler çinilerle süslenmiş olup, ’’Allah’’, ’’Muhammed’’ ile ’’ilk dört büyük halife’’nin adları işlenmiştir. Taç kapının sağ ve sol taraflarında dört tane kabartma yer alır. Sağ tarafındaki kabartma çift başlı kartal panosudur. Çifte Minareli Medrese’nin ilk öne çıkan özelliği geometrik süslemeleridir. Avludaki sütun gövdeler, öğrenci odalarının kapı silmeleri ve eyvanların ön cepheleri bu geometrik süslemelerle, taç kapı, avlu sütunlarını birbirine bağlayan kemerlerin yüzey kısımları ile kümbetin iç tarafları da bitkisel süslemeler ile süslüdür. Ön tarafın dış cephesindeki tamamlanmış hayat ağacı ve kartal motiflerinin Orta Asya Türk inanışındaki güç ve ölümsüzlüğü anlattığı düşünülür. Taç kapıdan girildiğinde avlu görülür. Çifte Minareli Medrese’nin zemin katında on dokuz, birinci katında on sekiz oda yer alır. Medresenin ikinci katı dört eyvan arasında, dört bağımsız gurup biçimindedir. Odalar ise dikdörtgen şeklindedir.
Kaynak : http://www.radarhaber.com/haberler/34/cifte-minareli-medresede-tepki-ceken-restorasyon_12058.html